{ "title": "Kaju Fıstığı Ağacı", "image": "https://www.fistik.gen.tr/images/kaju-fistigi-agaci.jpg", "date": "18.01.2024 22:44:12", "author": "merve gündoğdu", "article": [ { "article": "
Kaju, sakızgiller ağacı ailesinden olup, tropikal iklim bitkisidir. İlk önceleri Brezilya'da yetiştirilmiş Portekizlilerce dünyaya tanıtılmıştır. En yoğun yetiştirildiği yer Ekvator ve çevresidir. 6. Yüzyıl civarlarında Portekizliler Brezilya'yı işgal ettiklerinde kaju ağacını da bulmuşlardır. Portekizli denizciler kaju bitkisinin tohumlarını Brezilya'dan Batı Afrika bölgesine taşıyıp, o topraklara ilk yerleşen Portekizlilerin orada yetiştirmelerine öncülük etmişlerdir. Kaju ağacının yetişmesi için yağışlı ve nemli Ekvator iklimi gereklidir. İkliminden ötürü kaju ağacı Batı Afrika kıyı kesimleri boyunca uyum sağlayıp, büyümeye başlamıştır. Kaju bitkisi Brezilya ve Afrika dışında ise Hindistan da yetiştirilip, üretilmektedir. Brezilya kaju üretimi ve ihracatında dünya ikincisi, Afrika ise kaju üretimi ve ihracatında üçüncü sırayı almaktadır. Kaju ağacının meyvesi erken çürüdüğünden çok ekonomik bir kaliteye sahip değildir. Kaju fıstığını diğer fıstık türlerinden çok daha pahalı olmasının sebeplerinden biri de her iklime uyum sağlayamayışı ve her yetişen kaju meyvesinden sadece bir adet kaju fıstığı elde edilmektedir. Elde edilen kaju meyvesinin üzerindeki kabuk sökülüp, çekirdekleri ayrıldıktan sonra kavrularak yenilmektedir. Dünyanın en büyük kaju ağacı Brezilya'da Parnamirim şehrinde bulunmaktadır.

Cashew Kaju Fıstık Ağacı

İngilizce de ise Cashew olarak adlandırılan kaju fıstığı, Uzakdoğu Asya temelli bir fıstık çeşididir. Yer fıstığından ayrılan yönü ise yerde değil, ağaç üzerinde yetişiyor olmasıdır. Kaju ağacının olgunlaşmamış görüntüsü, kırmızı bir elmaya benzemektedir. Kaju ağacı sanki elma gibi sapından dala tutunması yerine tam tersine yani çiçekli olan kısmından dala tutunmayı tercih etmiş gibidir ve sap olması gereken yerde adından da anlaşılacağı gibi ‘j' harfine hatta daha çok bir böbreğe benzeyen biçimiyle meyvenin çekirdeği bulunmaktadır. Bu çekirdek ise yemeye doyamadığımız asıl kısmı olan fıstık kısmını oluşturur. Sonra ise fıstık meyveden ayrılmak suretiyle toplanır. Kaju ağacının yetiştirilme işi tohumun ekimiyle başlar. Gece sıcaklığının 20, gündüz sıcaklığının 30 derece olduğu mevsimlerde ekiminin yapılması daha uygun olacaktır. Kaju ağacı kuraklığa dayanır ancak soğuk havaya dayanmakta zorluk çeker. Kaju ağacı, çoğunlukla 5 yaşında meyve vermeye başlamaktadır. Bakımlı kültür alanlarında 2 yaşında meyve vermeye başladığı da bilinmektedir. 20-30 yıllık ömürleri olan kaju ağacı yaklaşık olarak 15 kilogram meyve vermektedirler. Orta Amerika'nın yerli halkı yüzyıllar öncesinde bu ağacın meyvesini ateş düşürmekte, mide güçlendirmekte ve ağız kokularını gidermekte kullanmışlardır. Kaju ağacının badem kurutulup kabuğu çıkarıldıktan hemen sonra çerez olarak tüketilmeye başlanmıştır. Kaju ağacının meyvesi bilinen çerezlerden çok kuru bademe benzemektedir. Özellikle Güney Hindistan'da et ve sebze ile yapılan yemeklerde kullanılmaktadır. Ayrıca kaju bademi ve elmasından meyve suyu, reçel ya da marmelat elde edilmektedir. Kaju ağacının yapraklarında tanenler ve flavonoitler, kabuklarında reçine, zamk ve böcek öldürücü maddeler: bademinde ise farklı asitler bulunmaktadır. Bu bitki iyi bir tansiyon düşürücü ve tansiyon ayarlayıcı olmasının yanı sıra şeker rahatsızlığına da iyi gelmektedir. Bu ağacın kabuğundan oluşturulan 5-10 gram toz yarım litre suda eritilip, günde iki defa 20 ml içilmektedir. Halk hekimliğinde bu meyvenin kabuğunda elde edilen lapamsı sıvı diş çürüklerinde, nasırlarda ve siğillerde kullanılan faydalı bir bitkidir. Kaju ağacı kabuğunun kaynatılması ile elde edilen suyun kadın rahatsızlıklarında ve yara iyileştirmede kullanıldığı bilinmektedir. Bileşiminde E vitamini ile oleik ve linoleik yağ asitlerin bulunduğu kaju yağı, yaşlılıkta kuru ve tahribat görmüş ciltlerde canlandırıcı tesir göstermektedir.
" } ] }